Çatısı altında çeşitli siyasi, etnik, dini ve kültürel bir vizyon oluşturan Milli Görüş Teşkilatı ve kurucusu olan merhum Necmettin Erbakan’ın değerli vasfına değinmek istiyorum
Yurt dışındaki onüç senelik yaşantımdan edindiğim izlenimle;
Siyasi olarak bilhassa gençlerimizi yeni dünya düzenindeki kamusal alanlarda nasıl aktif rol oynayacaklarının yollarını verirken kimlik olarak da eğitiyor.
Etnik katkısı geleneklerimizi sanatımızı atasözlerimizi geçmişe bağlılığımızın sebeplerini ataerkil bir toplum olmanın avantajlarını ve gerekliliğini çok yönlü faaliyetlerde bulunarak aile içi aktivitelerle vermiş oluyor.
Dini eğitimde çocuklarımızı küçük yaştan itibaren disipline etmek manevi ihtiyaçlarını cemaat şuurunu vermek adına yaşa uygun içerikli derslerle çocuklara öğretiyor. Yetkin öğretmen ve hocalarla aynı zamanda örnekliyor.
Kültürel anlamda da çocuklarımızı yarınlara adaptasyonunu sağlarken bugünden kopuk büyümemeleri için bulundukları ülke ve uzağında oldukları baba vatanlarından en gerekli bilgilerle eğitimlerine katkı sağlıyor.
Tüm bunlar abla, ağabeyi ve kardeş sisteminde bir sonraki yıllara devrederek bayrak yarışı havasında coşku ile samimiyet ile süregidiyor. Aileler memnun çocuklar memnun!
Yine bu hizmetler karşılıksız gönüllü bir alışveriş içinde devam ediyor ki bu siyasal açıdan baktığınızda olağanüstü bir sistematiği içinde barındırıyor.
Yine bu hizmetler karşılıksız gönüllü bir alışveriş içinde devam ediyor ki bu siyasal açıdan baktığınızda olağanüstü bir sistematiği içinde barındırıyor.
Çünkü yurt dışında şuan ki ismi ile SP Parti taraftarı olsun olmasın büyük bir çoğunluk bu hizmetlerden yararlanıyor. Cami ortamları teşkilatlanma sayesinde Türklerin birliktelik ile birbirlerinin dert ve sıkıntılarını paylaştıkları gibi mutluluklarını da beraberce yaşadıkları mekanlar haline geliyor. Kısaca ‘Cemiyet’ diye adlandırılıyor.
Değerli merhum Necmettin Erbakan Hocamıza atıfta bulunmak istiyorum. Vefatının ikinci yıl dönümünde kendisini saygı ile anarken Ülkesinin bu değerli insanı ve hatta partisinin çok da yeterli anmadığını yad etmediğini görüyorum. Öyle ki kimi Avrupa da ki kutlama ya da anma programlarında adının afişe edilmediğini görsel olarak programın tertiplendiği salona sunulmadığını da şahit oluyorum. Bana göre önemli şöyle ki:
Hatırladığım 1970 yıllardan beri hizmet vermiş değerli bir lider Sayın Necmettin Erbakan
Kadınların başına örtecek eşarp ya da pardösü bulup satın alamayacakları yıllarda dahi çünkü bunun henüz modası oluşturulmamıştı (!) başörtüsü mevzusunun bilincinde ve söyleminde savunusunda olan bir insan!
Herkesin yaşam mücadelesinde ekmek kavgası verirken ve sessiz kalmaya mecbur bırakılırken dünyada ki açlıkla savaş veren Müslümanların zulme uğrayan Müslümanların her zaman yanında olmuş bir siyaset adamı!
1980’li ve ..90’lı yıllarda kamuda sosyal hayatta ötekileştirilmek istenen özellikle medya tarafından dindar kesimin her türlü provoke olaya ve sözlü istismarına karşı söyleyecek çok sözü olmuş ve kitleleri ardından gelmesini başarmış bir insan!
Bu da bize gösteriyor ki ümmet anlayışını halkına ve dünya Müslüman ülkelerinin ekonomik ve kültürel anlamda birlikteliğini istemiş bunun için çaba sarf etmiş dindar bir kimlik!
Partizan olmayan biri olarak dile dökebildiğim sınırlı satırları Vefatının 2. Yılında borç bilerek yazdım. Türkiye’nin dünlerinde Sayın Erbakan olmasaydı, bugünkü büyük çoğunluğun kabul ettiği dış politikada ki başarımız söz konusu olmazdı! Birçok kara düzenin savaşında şu anki iktidar tecrübesiz kalabilirdi!
Önemli siyaset adamı Necmettin Erbakan Hocamızın ruhu şad olsun mekanı cennet olsun!..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder