Bir yılı daha uğurlamanın hüznü var içimizde; bu hüzün çocukluğumuzdaki 'hoşçakal eski yıl, hoş geldin yeni yıl' resmindeki burukluk gibi değil. Bu hüzün gelecek yüzyıl için siyasi kültürel ekolojik , elektronik ve insanı birçok törpülenmemiş kavramların ve olayların başladığı yıl olduğundan dolayıdır.
Çok olumlu bir sene geçirdiğimizi bir dünya insanı olarak söylemek mümkün değil. Ancak Türkiye'nin iç mekanizmalarının temiz eller operasyonunun süregiden kısmı bakımından ümit verici.
Birçok kişi başbakanın dikta psikolojisi ile yaptırımlarda bulunduğundan bahsediyor. Bizim gibi hisleri açısından dokunmatik bir toplumda bunun bu çağda özellikle mümkün olmadığını düşünenlerdenim. Belki fazla iyimserim. Radikal tedbirler özellikle siyaseti temsil eden kişi ve bakanların çoğunluğunun eğitim eksikliği olduğu halde meclis binasını da doldurduğunu düşünürsek maalesef böyle yaptırımlara sayın Tayyip Bey'i mecbur bırakmış olabilir.
Ancak ben hala kendi coğrafi sınırları içinde TC hükümetinin özgür siyaset yapabileceği günlerin olacağına ve gerçekten eğitimli insanlar tarafından kurumlarımızın ülkemizin gün gelip yönetileceğine dair de ümitvarım.
Özgür düşünce yönetimi anlamda henüz netleşmesekte bu yıl önemli adımlar atıldı. Dikkat çekmek istediğim asıl konu şu ki sosyal medyada ki azınlıkların çıkar gözeten sayfalarını ve haberlerini duyarlı insanımızın önemsememesi gerekir. Haberin ya da sloganın temelindeki asıl mesajı görürken görüntüdeki şişirme manşete itibar etmemesi gerekir. Türkiye Cumhuriyeti ve Askeriyesi ülkenin menfaati dışındaki çıkarlara hizmet eden ve dini istismar edebilecek kişilerden temizlendikçe, daha iyiye gitme olasılığımız artıyor. Önemli olan da budur!
Sosyal ve sanatsal aktivitelerde gençlerimiz daha çok yer almalı sesini duyurmalı. Partilerin gençlik çatıları altında seslerini yükseltmeli. Toplum bilinci gençlerimizde yaygınlaştırılmalı buna en büyük katkıyı sağlayacaklar muhakkak ebeveyn ve öğretmenlerdir.
Dünya genelinde memnun değilim çünkü bahar rüzgarı sert esti ve büyük yeni dünya düzeninin neler getireceği ise kendini henüz sergilemiş değil.
Yeni Yıl Ne Getirir ?
Öncelikle insani yönlerim barış özleminde bir anne olarak, çocuklarım ve hepimizin çocukları için nükleer savaşın ya da soğuk savaşların olmayacağı bir dünya adımların atılacağı bir yıl olmasını diliyorum.
Vatandaş olarak ; ülkem adına eğitimin her sahada yükseleceği evlerde TV saati olduğu kadar ailelerin salonlarında çocuklarıyla kitap okuma saatinin de olacağı ve bu düşüncenin başlayabileceği bir yıl diliyorum.
Bir yazar olarak ; elbette daha güzel kitaplar yazabilmeyi diliyorum. Daha çok genç okuyucuya ve kitapseverlerimize ulaşabilmek adına..
Yılbaşı gecesinde çam ağacım olmaması benim bu dua ve temennilerime engel değil.
Ağacın altındaki hediyeleri açmıyorum ama açanlara da güzel ve sağlıklı bir yıl diliyorum. Hindi pişirmiyorum ama ailece bir masada yenilecek yemeğin şükrünü yeni yılda da bize yaşatması için Allah'a dua ediyorum.
Yılbaşı akşamınızı da yaşamınız nasılsa seyrediyorsa, ona göre düzenleyin ve olumlu düşüncelerle eşikten geçin.
Günah gün ve saatlerin kovalamasından değil . Günah seccadedeki desen de değil kıblenin yönünün yanlış olma olasılığındadır..aslolan günah beynimizin kıvrımlarındaki hücrelerde dolaşır.
Son olarak Boğaziçi Gündem ailesine 2012 yılında katılmaktan mutluyum. Özellikle bu aileyi seçme sebebim tarafsız yayın yapmasıyla alakalıdır. Yazarlarına herhangi bir kota koymaması ve yazarlarını geniş fikir yelpazesine sahip kişilerden seçmiş olmasıdır. Boğaziçi Gündem ailesi olarak daha iyiye kulaç attığımızın sebeplerinden ilki sahibi İlhan Çabukol Bey'in özveri ve çalışmasıdır.
Yeni yılınız kutlu olsun. Yeni yolunuz aydınlık olsun!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder